Anasayfa / Güvenlik / Pilotlar Daha Erken mi Ölüyor?

Pilotlar Daha Erken mi Ölüyor?

Pilotlar Daha Erken mi Ölüyor?

Flight Safety Foundation’ın Flight Safety Digest’da yayınladığı bir çalışmaya göre; Havayolu pilotlarının emeklilik yaşı civarındaki ölüm oranları, genel nüfusa göre oldukça yüksek gerçekleşmektedir. (Uçuş Emniyet Vakfı; uçuş emniyetini geliştirmeye adanmış uluslararası bir üyelik organizasyonudur.)

1c5bb56

Kıbrıs merkezli 2 sigorta eksper tarafından yapılan bir çalışmaya göre havayolu pilotlarının ölüm oranları emeklilik yaşından hemen sonra veya emeklilik yaşına yakın dönemlerde dalgalanmaktadır. Omnilife Overseas Sigorta A.Ş. CEO’su ve çalışmanın baş yazarı İbrahim E. Muhanna, çalışmada kullanılan veri kaynaklarının bu eğilimleri doğruladığını belirtmiştir.

Omnilife Overseas Sigorta A.Ş. CEO’su E. Muhanna, pilot yaşam beklentisinin genel nüfusa göre daha düşük olduğunu emeklilik fonu verilerine göre tespit edilmesi ile bir ön çalışma başlatmış ve 1990 yılında Roma’da Uçuş Emniyet Vakfı’nın 43. Uluslararası Hava Güvenliği Semineri sırasında katılımcılardan endüstriyel yardım talebinde bulunmuştur. Seminer katılımcıları da daha sonra çalışmada kullanılacak gerekli bilgileri sağlamışlardır.

Bu çalışma için kullanılan bilgiler, İngiltere, Arjantin, Kolombiya, İsviçre, Yunanistan, İrlanda, İspanya ve ABD Havayolu Derneklerinden (ALPA) alınmıştır.

ABD dışındaki ülkelerden alınan bilgi kaynakları ortalama emeklilik yaşının 56 olduğu 50 ila 74 yaş aralığındaki pilot ölümlerini kapsamıştır. Zorunlu emeklilik yaşının 60 yaş olduğu ABD’de ise çalışma 60-80 yaşlar arasındaki ölümleri kapsamıştır. Her iki gruptan gelen bilgiler, genel nüfus eğilimleri ile karşılaştırıldığında havayolu pilotlarında önemli miktarda daha genç yaşta ölümlerin olduğunu göstermiştir.

ABD dışındaki ülkelerden alınan bilgiler kullanılarak yapılan bir karşılaştırmada, pilot ölüm oranlarının 55-59 yaş kategorisinde ortalama 61 yaş civarında iken genel erkek nüfus içinde 50-74 yaş grubu için ortalama ölüm yaşı 63 civarındadır.

ABD Havayolu Pilotları Derneği verilerine göre de genel nüfus ortalama ölüm yaşı 70 iken pilotlarda 67 olarak belirlenmiştir.

Çalışma raporuna göre pilot ölümlerinin %69’u emeklilikten sonraki ilk 9 yıl içinde gerçekleşirken, 60-80 yaş aralığında genel nüfusta bu oran %45’dir.

Pekala, Pilotlar neden daha erkenden düşüp ölüyorlar?

Çalışmanın sahibi sebebin; TELOMER kısalmasına neden olan çalışma koşulları ve yaşam tarzı olduğunu iddia ediyor.

Telomerler, ömrümüz boyunca hücrelerimiz bölündüğünde, kromozomların uçlarını koruyan bir nevi ayakkabı bağcıklarının ucundaki gibi bağın dağılmasını önleyen başlıklardır. Hücre bölünmesi tekrarlarında yeni iplik gittikçe kısalır. Sonuçta işlevsel öneme sahip genlerin kaybına neden olur. Bu durum yaşlanmaya özgü bazı değişimleri beraberinde getirir. Bu kısalık kritik bir noktaya ulaşınca hücre bölünmesi durur ve yaşlanma başlar. Bu noktadaki telomer boyu korunabilirse hücre yaşlı olarak hayatını sürdürür.

Bu arada aklımıza şöyle bir soru geliyor: Acaba, telomer uzunluğunu arttırarak sonsuz gençliğe ve canlılığa sahip olabilir miyiz? Son yapılan çalışmalar, hücre içindeki telomeraz miktarının yapay olarak arttırılması ile yaşlanmanın tersine çevrilebileceğini göstermiştir. Kültürü yapılmış insan hücrelerindeki telomeraz genlerini klonlayan araştırmacılar, 1000 baz çifti uzayan telomerlerle hücrenin yaşlanma noktasından sonra bile bölünmeye devam ettiğini göstermişlerdir. Fakat böyle bir işlemin yüksek oranda kanser riski taşıdığını da belirtmek gerekir!

Şüphesiz sürekli olarak 8.000 feet kabin basıncındaki irtifada, nemsiz ve kuru hava ortamında, birçok farklı zaman dilimlerinde uçmak, uzun uçuş süreleri, şirket, operasyon, tarifenin uygulanması vb baskılar altında karar verme sorumluluğu, kötü hava koşulları, hatasız uygulanması gereken prosedürler ve el kitapları, pilotların vücudunu yerdekinden daha fazla strese sokar ve yorar. Bu nedenlerle stres çoğu insandan daha az yaşayan pilotlarda telomerlerin daha da fazla kısalmasına neden olur. Ancak, bunu ortadan kaldırmak için yapabileceğiniz şeyler vardır.

Araştırmalar telomer kısalmasının azlığı ile ileri yaşlarda yüksek yoğunluklu egzersiz arasında doğrudan bir ilişki olduğunu göstermiştir. Yaşlanma ve Gelişimin Mekanizması konulu yayınlanmış bir başka çalışmaya göre; sağlıklı insanlarda yaşlanma sırasında lökosit telomer uzunluğu, düzenli kuvvetli aerobik egzersiz ve maksimal aerobik egzersiz kapasitesi ile ilgilidir.

Telomer nedir?

Greta Blackburn, “Ölümsüzlüğün Sınırı” adlı kitabında; Daha uzun ve sağlıklı bir hayata dair sırları açıklamakta ve Telomer kısalmasını önlemek için yüksek yoğunluklu egzersizin öneminden bahsetmektedir. Kitap ayrıca destekleyiciler, diyetler ve stres azaltma teknikleriyle alakalı bilimsel açıklamalar ile özel tavsiyelerde bulunuyor.
Gerçekten alanında çığır açan uzun ömürlü bu çalışma “temel olarak eninde sonunda sizi öldüren hücresel yaşlanma sürecini durdurmak için” telomer kısalmasını azaltabilecek, bugüne kadar bildiğimiz en umut verici anti-aging (yaşlanmayı önleyici) yöntemlerden biridir.

Telomerler hakkındaki araştırmaların çoğu telomeraz enzimi üreten gen üzerine odaklanmıştır. Telomeraz içeren üreme hücreleriniz, diğer hücreler gibi aynı telomer kısalması sürecine sahip değildir.

Bu arada, “Sprint 8” gibi yüksek yoğunluklu egzersiz telomer kısalmasını azaltarak yaşlanma sürecini yavaşlatmak için en etkili ve tamamen doğal bir yaklaşım gibi görünmektedir. Yüzde 95 oranında geleneksel kardiyo gibi yüksek yoğunluklu egzersizlerden kaçınmalıdır. Sprint 8 egzersizleri yüksek yoğunluklu egzersizler için mükemmel bir örnektir. Bu egzersizi doğru yapmak için önemli olan husus; kalp atışınızı anaerobik sınırınıza kadar artırmak ve bu maksimum eforu 20-30 saniye muhafaza etmek ve tekrar 90 saniye normale dönmek için beklemek şeklindedir. Daha sonra toplam sekiz set olmak üzere tekrarlanır.

Kalp atışınızın en yüksek eşikte olduğunu doğru olarak ölçmek çok zor olacağından istediğiniz kalp atımı sayısına rahatlıkla ulaşana kadar, nabız oranını takip eden bir cihaz kullanmak en iyisi olacaktır.
Sprint 8 çalışması herhangi bir teçhizat kullanmadan her tür egzersiz ile yapılabilir. Bu yüzden bir spor salonu veya egzersiz ekipmanları kullanmanız size daha geniş bir opsiyon alanı sağlayacaktır. Sprint 8’i sadece dışarıda yürürken veya koşarken bile kolayca yapabilirsiniz.

Bir başka faydası da zamandan tasarruf ettirmesidir. Bir saatlik kardiyo çalışması yerine 20 dakikalık egzersiz yapacaksınız. Gerçek sprint toplamda sadece 4 dakikadır.

Sprint 8 egzersizlerinin diğer bir heyecan verici yararı doğal olarak yaşlanma sürecinde önemli bir rol oynayan insan büyüme hormonunun vücudunuzdaki üretimini artırma yeteneğidir.

Telomer sağlığını desteklemek ve kısalmış telomerleri uzatmak için birçok yöntem vardır. Astragalus ve melatonin, metformin, rapamisin ve resveratrol olarak geroprotectors gibi adaptojenik otlar antioksidan ve anti-aging molekülü düzenleyicileri bulunmaktadır. Daha önce belirtildiği gibi, egzersizler telomerleri uzatmak için, bitki-temelli diyetler ise sağlıklı telomeraz aktivitesini teşvik etmek ve telomerlerin uzun tutmak içindir.

Kalp sağlığı diyeti ile ünlü Dr.Dean Ornish tarafından yönetilen yeni bir çalışmada, Standart bir Amerikan diyeti uygulayan insanların telomerlerinin her beş yılda %3 küçüldüğü tespit edilmiştir. Çalışma ekibi, ayrıca sıkı bir vejetaryen diyeti uygulayan, günlük yoga yapan ve diğer olumlu yaşam tarzı davranışları olan kişilerin beyaz kan hücrelerinde Amerikan ortalama uzunluğuna göre %10 daha uzun telomerlere sahip olduğunu da görmüştür.

San Francisco California Üniversitesi’nden çalışmanın yetkilisi olan Dr.Dean Ornish, bizim için şu kötü şeylerin telomerlerin kısalmasını hızlandırdığını belirtiyor: Ornish diyor ki; ”Sigara içmek telomerlerinizi daha kısa yapar, ve duygusal stres kısa telomer ve egzersiz eksikliği ile ilişkilidir, ve biz daha kısa telomerin pek çok kronik hastalık riski ve daha kısa ömür ile ilişkili olduğunu biliyoruz.”

Dr Ornish uzun telomerleri uzatmak için şu on yolu öneriyor:

. Bir kimyasal madde içermeyen, GDO’suz, bitki-temelli diyet uygulayın
. Daha az et ve hayvani yağ yiyin
. Çok yemeyin: %10-30 az kalori tüketin
. Melatonin alın
. Resveratrol alın
. Geven özü alın
. 5-MTHF (5-metiltetrahidrofolat), folik asit aktif formu kullanın
. Düzenli egzersiz ve yoga yapın
. Düşük stres
. Altı temel destek vitamini dahil edin (Vitamin B12, C, D, E, çinko ve omega-3 yağ asitleri)

Kaynak:
https://www.linkedin.com/pulse/20141206175102-4404516-pilot-s-die-sooner-than-others
Fabrizio Poli (Aviation Analyst ♦ Private & Commercial Aircraft Sales & Leasing ♦ Bestselling Author ♦ Keynote Speaker, London, United Kingdom Havacılık ve Uzay)

İlginizi Çekebilir

kokpit

UÇUŞ HAYATINIZI ETKİLİ YÖNETMENİN 7 YOLU

Yeni teknolojilerin baş döndüren yükselişi ve uçuş hayatının artan talepleriyle birlikte pilotlar eskisine kıyasla çok …

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir