Havacılıkta RİSK ve KRİZ yönetimi

Havacılık mesleğinde de TECRÜBE çok önemlidir.
İşin güzel tarafı PAYLAŞIRSANIZ tecrübe çok kolay aktarılır.

Havacılıkta tecrübeli iseniz geçmişinizde mutlaka hata yapmışsınızdır. Hatta bazı hatalardan dolayı ölümden kıl payı döndüğünüz olmuştur. Ya da yanınızdaki havacı hata yapmıştır ve siz ona yardım ederek hatadan dönmesini ikaz etmişsinizdir.

Ya da uçağınızın motorlarından biri durmuş, elektrik veya hidrolik sisteminizdeki bir arızadan dolayı mecburi iniş bile yapmış olabilirsiniz. Oldukça fazla miktarda uçağınızın emniyetle uçmasını etkilemeyen ufak tefek arızalar da başınıza gelmiştir. Tüm bunları belki bir iki kez değil birçok kez yaşamış olabilirsiniz.

Yaşayarak öğrendiğiniz emercensileri (acil durumları) ömrünüz boyunca unutmazsınız. Yaşadığınız acil duruma karşı yapmanız gerekenler de olaydan sonra artık beyninize ve tüm hücrelerinize işlemiştir. Öyle ki yaşadığınız tecrübe, sizi bilinçaltınızda aynı acil duruma karşı daha alaycı ve hatta küçümseyici bir yaklaşıma sebep olabilir. Çünkü daha önce bu durumdan kurtulmayı başarmış biri olarak tekrar ederse ne yapacağınızı çok iyi biliyorsunuzdur, hatta aynı duruma sebebiyet vermemek için gerekli tedbirleri bile alıyorsunuzdur.

Pilotaj eğitimlerinde özellikle simülatör eğitimlerinde ezbere bilinmesi gereken acil durum manevraları, ezberden yapılacak işler listeleri beynimize çakılacak derecede öğretilir ve defalarca eğitimi yapılır. Uçağın Operatör Talimatlarından uçak ile ilgili sistem bilgilerimiz defalarca öğretmenler tarafından testten geçirilir. Gireceğiniz sınavlardan geçme notlarınız dersine göre 85-100 arası olur.

Fakat bunların hiçbiri 10 senelik tecrübenin yerini tutmaz. Çünkü bu eğitimlerin hepsi simülatör gibi benzetilmiş sanal bir ortamda veya dershane ortamında yapılır. Sonuçta simülatörü durdurup eğitimi tekrar edebilirsiniz. Dershanede ayağınız yerde iken rahat rahat konuyu işleyebilirsiniz. Bu eğitimlerin hiçbiri OLAYA MARUZ KALMA’nın yerini tutmaz. Çünkü gerçek ihtiyaç o zaman ortaya çıkar ve ihtiyaca yönelik bir öğrenmenin yerini de hiçbir şey tutmaz.

Pekala o zaman ne yapacağız?
Herkese uçakta emercensi çalıştıracak halimiz de olmadığına göre…
Yerde derslerimize çok ama çok iyi çalışacağız.
Ders çalışırken bu konu ile nerede ve nasıl hangi koşullar altında karşılaşabilirim diye düşünerek ve duruma dayalı senaryolar üreterek çalışacağız.
Ders çalışırken ürettiğimiz senaryolarla yetinmeyip tecrübeli meslektaşlarımız ile konuyu müzakere edeceğiz. Onları konu ile ilgili deneyimlerini soracağız.
Sadece yerde dershane eğitimi ile çok iyi bir pilot olamayabileceğimizi bileceğiz.
Sistemi çok iyi bildiğimiz halde havada, heyecan, panik, tehlikeli durum ve zaman baskısı altında karar vermekte zorlanacağımızı göz önünde tutacağız.
Her durumda Önce Uçağı Uçurmayı unutmayacağız.

Her şeyden önemlisi tüm bu hazırlık ve eğitimleri ne için yaptığımızı hiç unutmayacağız.
Ömrümüz, belki de ömrümüzde hiç yaşamayacağımız bir senaryoya hazırlık yapmakla geçecek.

Bence ESAS görevimiz muhtemel RİSKLERİ YÖNETMEK’tir.

RİSKİ İYİ YÖNETEBİLİRSENİZ belki KRİZ OLMAYABİLİR.

Fakat RİSKİ YÖNETEMEZSSENİZ KRİZİ YÖNETMENİZ DAHA GÜÇ OLACAKTIR.